Admost ve Masomo'nun Kurucusu Erdem Yurdanur ile Teknoloji İhracatında Mobil Uygulamalar ve Reklamcılık Webinarı Gerçekleştirdik

Mackolik.com'u 160 milyon TL değerleme Perform Group'a, Kafa Topu'nu Miniclip'e ilk turunu 100 milyon dolar değerleme ile Miniclip'e satan girişimci Erdem Yurdanur ile teknoloji ihracatı, girişimcilik, yatırımcılık ve mobil teknolojiler üzerine online bir konferans gerçekleştirdik.

 

Arçelik gibi kurumsal bir şirketten sonra girişimcilik ekosisteminin olmadığı bir zamanda Coretech’i kurmaya sizi ne itti?

Arçelik çok büyük şirket. Hem mesleki açıdan hem de parasal açıdan tatmin olduğum bir şirketti. Fakat beni en çok rahatsız eden şet hiyerarşiydi. Hiyerarşiden çok hoşlanan bir insan değilim. Benim için liyakat bilgiyle ölçülmesi geren bir şeydir, hiyerarşiyle değil. İkincisi ise orada yaptığımız görevin belirli bir şeyler üzerine kurulu olmasıydı. Yani hayallerimi gerçekleştiremiyordum. Yaklaşık 5 yıl çalıştım ve bir süre sonra sıkıldım. Bu yüzden kendi işimi kurmak istedim.

 

Coretech çatısı altında kurulan Maçkolik ve Kokteyl’i bizde anlatabilir misiniz? Ortaklarınızı nasıl ikna edebildiniz, başta yaşanan zorluklarda hiç “şöyle bir iş var yardımın lazım” dediler mi?

Coretech zamanında internetin geleceğini görebiliyorduk. Büyük şirketleri web tabanlı hizmetler sunabilmek için bir ekip kurduk. 2003 yılında Maçkoliği ilk geliştirdiğimizde parasal olarak bir getirisi yoktu. Bu yüzden ortaklarımızla fikir ayrılığına düştüğümüz zamanlar da oluyordu. Fakat ben bu projeye inanıyordum ve ne olursa olsun devam edecektim. Onlardan bir süre daha zaman ve sabır istedim. 2004 yılın proje başarılı olmaya başladı ve Coretech’in 15 yılda kazandığını 1-2 yılda kazanmaya başladık.

 

Maçkolik için dönüm noktası ne oldu? Ne zaman “nereden bu işe girdik / iyi ki bu işe girmişiz” dediniz?

Pişman olduğum ve nereden bu işe girdik dediğim bir zaman hiç olmadı. Daha çok iyi ki bu işe girmişiz dediğim zamanlar oldu. Dönüm noktası diğer şirketler için geliştirdiğimiz projeler oldu. O zamanlar Türkiye’de İddia yeni yeni gelmişti ve İddia’yı alan firma maç sonuçlarının yayınlandığı bir web sitesi yapmamızı istemişti. Turkcell’ de aynı şekilde maç sonuçlarını kullanıcılarına duyurmak için projeler yapmamızı istedi. Bu projeler Maçkolik isminin duyulmasına neden oldu.

 

Futbolcu / istatistik kavramları dünyada ortak, neden farklı dillerde yayına girmeyi geç de olsa düşünmediniz? Transfermarkt hakkında ne düşünüyorsunuz?

Maçkoliği ilk geliştirdiğimiz zamanlar projeye hayatta tutmaya çabalıyorduk. Projenin ilk tuttuğu ve popüler olduğu zamanlarda ise teknik kısımlarla ilgileniyorduk ve sürekli projeyi ayakta tutmaya çalışıyorduk. Bu nedenle o zamanlar projeyi Dünya’da gerçekleştirmeyi adeta unuttuk. Bunu aslında en başından beri yapabilirdik ama demek ki o zamanlar görememişiz. Bunu bir hata olarak görüyorum. Kendimi eleştirdiğim anlardan biridir. Transfermarkt göreceli bilgiler içermekte, örneğin oyuncuların transfer ücretleri, maaşları vs. Maçkolik ise çok daha kesin bilgiler içermekte.

 

Bildiğimiz kadarı ile Maçkolik’i toplamda 80 milyon TL, Kafa Topu’nu yaklaşık 100 milyon $ değerleme ile sattınız ve sonrasında yatırım haberlerinizi (Deplike, PepApp) takip ediyoruz. Maçkolik satışı sonrası mobil oyuna odaklanmıştınız. Kafa Topu’ndan sonra hangi alanlarda potansiyel görüyorsunuz?

Maçkoliğin yüzde 51’ini 2012 yılında 88 milyon lira değerleme ile sattık. Kalan yüzde 49’unu ise 2016 yılında 240 milyon lira değerleme ile sattık. Kafa topu ise belli bir değerleme ile satılmadı. Şuanda rakamı söyleyemiyoruz, hala daha satış sürecinin içerisindeyiz. 3 yıllık bir satış süreci var. 3 yılın sonunda her yıl yapılan kara oranla para alacağız. Ben bunu minimum 100 milyon dolar olur diye düşünüyorum. Henüz sürecin bitmesine 2 yıl daha var. Süreç sonunda net bir rakam açıklarız diye düşünüyorum.

Önümüzdeki dönemde Data’nın çok ön plana çıkacağını düşünüyorum. Datasını analiz edemeyen firmaların başarılı olamayacağını düşünüyorum. Burada önemli olan Data topladıktan sonra analiz yaparak yeni stratejiler geliştirmek olacaktır.

 

Türk girişimcilerinin fikrine aşık olduğu yatırımcılar tarafından çokça eleştiriliyor fakat sizin başarınızda da sabırla fikrinize inancınızın başarı getirdiğini görüyoruz. Bu aradaki denge nasıl sağlanmalı? Siz yatırım kararınızı alırken nelere dikkat ediyorsunuz?

Genel olarak öncelikle baktığım şey, beraber bu işi büyütüp büyütemeyeceğimiz. Kendim olarak nasıl destekler verebilirim bunlara bakıyorum. Bazen kurulan bir cümle bile benim için yeterli olabiliyor. Bazen ise bir cümle benim olumsuz karar vermeme neden olabiliyor.

 

Mobil ve teknoloji sektöründe nitelikli eleman noktasında ihtiyaç nedir, üniversiteler olarak ne yapmalıyız? Son olarak özellikle bu sene mezun edeceğimiz öğrencilerimize öneri ve tavsiyelerinizi alabilir miyiz?

Bence en önemli olan geniş bakabilmeyi öğrenmek lazım. 3 sene sonra 5 sene sonra neler olacak neler trend olacak bunları öngörebilmek lazım. Bunun için tabi ki de dil bilmek gerekir. Sadece Türkçe kaynakları okuyarak kendinizi geliştiremezsiniz. En azından okumanızın iyi olduğu bir İngilizceniz olması gerekir. Hatta öğrenebiliyorsanız Çinceyi öğrenmeniz yararınıza olacaktır. Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü öğrencisi olsaydım Çinceyi öğrenmeyi çalışırdım. Ayrıca bence artık diplomadan ziyade öğrencinin kendini nasıl geliştirdiğidir. Bu yüzden benim önerim öğrencilerin sürekli kendilerine bir şeyler katmalarıdır.